13 Şubat 2016
The Danish Girl / Danimarkalı Kız
THE DANISH GIRL / DANİMARKALI KIZ (2015)
Bu senenin oscarlarında en iyi erkek oyuncu ve yardımcı kadın oyuncu başta olmak üzere 4 adaylığı mevcut.... "Herşeyin Teorisi" filmiyle en iyi erkek oyuncu ödüllü Eddie Redmayne çıkıyor bu farklı rolle... Ve evet yine iyi bir oyunculuk...
Ne kadar sonucu başarısızda olsa ilk transeksüel olarak tarihe geçen Einar Wegener'in yaşamı anlatılıyor.... Yine bir kitap uyarlaması... Ancak başarılı olduğunu söyleyebilirim... Einar Wegener'in gerçek yaşamına sadık kalınmadığı gibi eleştiriler olsa da genel kanı filmi başarılı kılmak adına yapılan eklemelerin çok da gerçeği ve sonucu değiştirmediği...
Filmle ilgili diğer bir eleştiri ise yönetmenin homofobik tavrı... Bu konuda izleyenler hemen hemen ikiye ayrılmışlar... Filmin 20'li yıllarda geçtiğini düşünürsek Einar'ın değişimini çiçeklerle karşılayacak değillerdi diye düşünüyorum. Günümüzde bile hala bu tarz ayrımcılıklar yaşanıyorsa 20'li yılları siz düşünün... Yönetmenin bunu yansıtması gerekiyordu diye düşünen gruptanım ben... Ki çok düşmanca bir sahnede göremedim, toplumun bakış açısını vermeye çalışmış diye düşünüyorum...
Filmin konusuna gelecek olursak Einar Wegener (Eddie Redmayne) ve Gerda (Alicia Vikander) mutlu bir çifttir. İkisi de ressam olan çiftimizden Gerda genelde portre çalışmaları yapmaktadır ve bir gün eşine bir resmi tamamlamak için gelmeyen modelinin yerine geçmesini rica eder... Terlik ve ince çorap giyen Einar farklı bir şekilde etkilenmeye başlar bundan... Daha sonra bir oyun haline getirir karı koca bunu ve bazı özel gecelere Einar, kadın kiyafetleri giyerek kuzeni Lili olarak katılmaya başlar eşiyle birlikte... Bundan sonra çocuklukta üstünü bastırdığı duygular canlanmaya başlar ve farklı bir süreç başlar... Einar artık Lili olmaya başlayacaktır...
Gerda bu değişimi ilk başlarda oyun olarak algılayıp eğlense de daha sonra evlilikleri olumsuz olarak etkilenecektir... Lili ile savaşmasına rağmen sonuç çok fazla değişmeyecektir.... O da saygıyı seçecektir...
Alicia Vikander Gerda'nın bu karmaşasını başarılı bir performansla yansıtıyor film boyunca... Ödülü alır mı almaz mı bilmiyorum henüz ama ben varım diyor bence oyunculuğuyla bu filmde... Carol filmindeki karakteriyle Rooney Mara benim için onun bir tık önünde hala... Filmlerde ilerledikçe hala fikrim aynı olacak mı bilmiyorum ama...
Eddi Redmayne evet oyunculuğu iyiydi ve ben o adama kadınlığı hakikaten çok yakıştırdım... Kıyafetleriyle, saçıyla, hatta bakışlarıyla tam bir kadın edasında... Ancak bazı sahnelerdeki titrekliği biraz battı bana... Ağlarken titriyor, heyecanlandığında titriyor, cinsel haz duyduğunda titriyor gibi... Farklı bir titreme hali... Bana iyi gelmedi sadece bunu söyleyebilirim. Biraz daha dozajında yapabilseymiş keşke... Herşeyin Teorisi filminde daha kusursuzdu....
Hissettiği gibi olmak konusunda büyük bir direnç gösteren Lili'nin hikayesi gerçekten izlenir bir hikaye.... Bazen herşeyi arkanda bırakman gerekebilir demiş, güzel de demiş...
Gerda'nın portrelerine bayıldım... O portrelerin ne kadar katkısı oldu gerçek hayatında Lili'ye acaba... Merak edemeden duramadım.... Filmde güçlendirilmek istenen bir konuya temasmıydı o portreler yoksa gerçek hayatta da var mıydı... Bu merak ettiklerimden...
Sonuç olarak ben bu filmi SEEEEVVVVDİİİİİMMMMMM, izleyin diyorum size de....
Mutlu hafta sonları :)
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
bu akşamın filmini bulmuş olduk sayende,teşekkürler film kurdu,hihihi
YanıtlaSilSık ismini duyduğum filmlerden biri Danimarkalı Kız. Sizin bu yazılarınız bana çok faydalı oluyor. Kendisini azönce farklı bir blogda da gördüm ve izleyeceğim kesinlikle :)
YanıtlaSilSevda;
YanıtlaSilOooooo şahane, izleyince düşüncelerini bekliyorum güzel doktorcum :) O titremeler neyin nesi bide bana sen söyle :)
Dilek;
YanıtlaSilİlgi uyandıran bir film oldu bu sene Danimarkalı Kız... Bakalım sen izlediğinde nasıl bulacaksın...
Bir nebze faydalı olabiliyorsam sana ne mutlu bana ♥
Dün Unutma Beni filmini izledim ağlaya ağlaya çok güzeldi ve bana da baba rolunu oynayan oyuncu battı.Daha romantik bir eş olaydı bence çok daha ağlatırdı...Ne öyle donuk bir eş...Gözlemlerin çok yerinde takipteyim sana uğramadan film izlemek yok canım;)
YanıtlaSilKonu çok ilginç, ben de afişe bakınca "Yahu Danimarkalı kızlar bir içim su olur, ne bu böyle çirkinnn:)))) dedim:) meğerse durum başkaymış:)))karısı da salakmış bu işin şakası olmaz sanırım sonunda kocasını kaybetti ama belki iyi bir kız arkadaşı oldu:))))
YanıtlaSilSevtap;
YanıtlaSilDün turnayı onikiden vurmuşsun Unutma Beni'yle.... Uzun zaman hafızalardan kazınmayacak bir film... Eş demek sana da battı...
Güzel düşüncelerin için teşekkür ederim :)
Bücürük ve ben;
YanıtlaSilAhahahahaaa :)) Bittim şu güzel kız fikrine :))
Evet konu ilginç, film de ilginç...
Şimdi bişey söylemiyim sana, filmi izle mutlaka.... Sonunu konuşuruz yine ;)
izledim Şebooo,o kadar güzeldi ki yayın bile yaptım.Muhteşem oynamışlar,muhteşem yansıtılmış.Her iki tarafın çektiği acı derinden sarstı beni.Buna benzer çok hikaye gözlemledim,çok acı bir durum.O insanların yaşadıkları çok ağır,adil değil.Titremeleri sormuştun ya,bir nevi sinir krizi geçiriyor,hatta her ay tekrar eden mide ağrıları da regli taklit ediyor,yalancı gebelik gibi yalancı regl.
YanıtlaSilSevda;
YanıtlaSilYorumunu çok sevdim... Nede güzel anlatmışsın durumu. İyi ki izlemişsin, ve iyi ki anlatmışsın.
Hani anılarını anlatıyorsun ya, bu olaylatdan da bahset mutlaka...
Seviyorum seni doktorcum.
Ne kadar güzel bir yorum olmuş. Bence filmleri toplu olarak değil böyle tek tek ve uzun yazmalısın. Zevkle okudum.
YanıtlaSilBir de bu filmleri internetten mi izliyorsun? Herhalde bütün Oscar filmleri düşmüş nete.
Şule ;
YanıtlaSilTeşekkürler canım. Tavsiyeni dikkate alacağım.
Benim burda bir cd cim var. Ona yükletiyorum. Evet internete düşmüs bir çoğu. Bazen ordan da izliyorum ama spam çok yiyorum televizyonla bağlanınca. Yalnız birkaç tanesi hala düşmemiş internetede, onları nasıl yapacağım bilmiyorum.
Her Şeyin Teorisi, Eddie Redmayne..Muhteşemdi..
YanıtlaSilBu filmi de merak ettim şimdi, oyuncudan dolayı.
Dün tek başıma sinemaya gittim. Ya buna gidecektim ya İftarlık Gazoz'a. Diğerine de önümüzdeki hafta. İftarlık Gazoz'u seçtim,yani önümüzdeki hafta içi de buna gidilecek:)
YanıtlaSilHemen izliyorum! Akşam daha doğrusu. :) Beni merak ediyorsun, seni yerim.
YanıtlaSilAncak bu ara iş hayatım çok yoğun geçiyor. Bir şeye zamanım kalmıyor.
Farkındalık için, başarılı olacak diye düşünüyorum. :)
Yine güzel bir öneri olmuş, teşekkürler ve iyi haftalar diliyorum...
YanıtlaSilFilmi izlemedim ama senin yorumlarından ve başka bir blogtaki yorumlardan sonra izleyeceğim sanırım. Ben filmde eşinin saygı duymasına bayıldım. Yani günümüzde bile bunu yapabilen çok az insan olur diye düşünüyorum. Ki 20'li yıllarda eşine az rastlanır bişey olsa gerek.
YanıtlaSilŞenay;
YanıtlaSilBende oyuncudan dolayı merak ediyordum... İyi ki de izlemişim diyorum şimdi..
Sezer;
YanıtlaSilOhhh ne güzel... Bnede İftarlık Gazoza gitmeyi istiyorum ama henüz listeden dolayı fırsat bulamıyorum. Hadi hayırlısı :)
Ersin;
YanıtlaSilMerak ettim tabi :)
Hadi hayırlısı canım benim... Başarıların hep güzel olsun inşallah. Ama kendini de fazla özletme lütfen...
Gamze;
YanıtlaSilİyi haftalar sanada canım
Kadriye;
YanıtlaSilİzle mutlaka.
Evet eş farklıydı... İlişkileri de öyle...
Bırak 20'li yılları şimdi bile az rastlanır bir durum bu...
Keşke herkes ilişkisine saygıyı yerleştirmeyi becerebilse...
Eddie Redmayne rol ile nasıl bütünleşmiş ama hayran kaldım ki :)
YanıtlaSilEllerine sağlık ;)
ben de beğendim filmi ,oyunculuk ta çok çok iyiydi , açıkçası Diriliş alırsa üzülürüm :(
YanıtlaSilKitap eylemi;
YanıtlaSilBen hala kararsızım bu konuda galiba. Leonardo alır gibi geliyor hala ama gönlümün oscarı galiba Eddie nin :)